Yemeklerin tadını güzelleştiriyor, tek başına bile insanı doyurmaya yetiyor. Müthiş bir kıvam verici ve tatlıların olmazsa olmazlarından. Tabii ki yumurtadan bahsediyoruz.
Söz konusu yumurta olunca hayatımızın her yerinde bir kullanım alanı çıkıyor. Faydaları deseniz say say bitmiyor. Çok önemli bir protein kaynağı olmasının yanında tok tutma özelliğine de sahip. Bu yüzden kahvaltıda gözümüzü açtığımız andan tutun enerji veren karışımlara, o pofuduk pofuduk kabarmış keklerden tutun nefis terbiyesiyle sofraları şen eden çorbalara kadar her yerde yumurtaya rastlamak mümkün.
Böylesine sevdiğimiz ve çok kullandığımız bir besinden soğumamıza, onu daha az tüketmemize neden olacak tek bir şey olabilir, o da kokusu! Yumurta kokusu yüzünden keki yiyemiyor, yumurtalı bir yemek pişirirken iki kere ''Kokacak mı acaba?'' diye düşünüyorsanız gelin bu sorunun cevabını verelim. Sizlerden şu zamana kadar gelen ''O kadar yumurta kokmaz mı?'' sorusunun da uzun ve detaylı açıklaması olsun. Bu arada minik bir ekleme yapalım. Bu bahsettiğimiz çiğ yumurta kokusundan zaten çok rahatsız olanlarınız için geçerli değil.
Buyursunlar, tüm sorularınızın yanıtları burada.
Tatlıların ve yemeklerin içinde yumurta neden kokar?
Tatlılarınızın içinde kullandığınız, haşlamak istediğiniz ya da yemeklerin içine koyduğunuz yumurtalar... Garip kokularıyla sizi yemek yemekten ya da binbir özenle hazırladığınız o tatlıya gömülmekten alıkoyuyorsa bir sebebi var. Hatta sebepleri diyelim. Bunlardan ilki yumurtanızın yeterince taze olmayışı diyebiliriz. Yumurta bayatladığında zaten kötü bir kokuya sahip olur. Rengi farklılaşır ve yenmeyecek duruma gelebilir.
Ancak dış görünüşünde ya da renginde bir sorun olmamasına rağmen bayatlamaya yakın yumurtalar, kullanıldıkları durumlarda çok kokarlar, bu da sizi o tatlıyı yerken ya da yumurtayı pişirirken ''Çok yumurta kokuyor'' cümlesini çıkarır ağzınızdan. Bu nedenle özellikle yumurta kokusuna çok hassas olanlardansanız yumurtaların bayat olmamasına özellikle özen gösterin deriz.
Bir diğer nedeni ise yumurtaların hatalı pişiriliyor olması. Tarife uygun doğru pişirilme süreçleri uygunlanmadığı yani az, hızlı ya da çok pişirmek yumurtanın kokusunu daha fazla hissetmenize neden olabilir. İşin biraz daha bilimsel açıklamasını yapalım. Proteinlerce zenginliğini bildiğimiz yumurtaların içinde bir de sülfür bulunur. Sülfür, ısıya maruz kaldığı durumlarda yaşanan reaksiyonlar ve kırılmalar nedeniyle ortaya sülfür gazını çıkarır ve bu da yumurtanın çok kokmasının nedenlerinden biri olarak sayılır. Yumurtayı ne kadar hatalı pişirirseniz ya da çok uzun süreler pişirirseniz bu gaz o kadar açığa çıkar ve kokmalara neden olur.
Hatalı pişirme demişken özellikle tatlı yapımında birkaç teknik var. Örneğin, yumurtaları benmari bir şekilde hazırlamak ve sosların ya da tatlıların içine koymak. Bu durumlarda doğru ısılar kullanılmadığı, çok hızlı bir şekilde dikkatli olunmadan bu işlemler yapıldığı için ne yazık ki yumurtalar kokabiliyor, keyfinizi kaçırabiliyor.
Yumurta kokusu nasıl azaltılır?
Peki, tatlı ya da yemeklerde bu kokuyu azaltmanın bir yolu var mı? Elbette var. Yumurtaların taze olduğundan emin olun. Yumurtalarınız tazeyse bu kokunun olma ihtimalini en aza indirmiş olursunuz. Çok yumurtalı bir tarif deniyorsanız mutlaka ama mutlaka pişirme süresine ve tarifin içindeki adımları birebir uygulamaya özen gösterin.
Haşlanmış yumurta yapacağınız zaman suyu önceden güzelce kaynatın. Kaynamış suyun içine yumurtaları atın ve bu şekilde pişirin. Böylelikle yumurtalarınız çok uzunca bir süre ısıya temas etmemiş olur ve kokusunun çıkma olasılığı azalır. Yumurtalı tatlı yaparken sarılarının ve beyazlarının ayrı ayrı kullanılacağı bir tarif yapıyorsanız sarısının beyazına, beyazının sarısına karışmamasına özen gösterin.
Bunlara dikkat ederseniz yemek ve tatlılarınızdaki yumurta kokusu en aza inmiş olur.
Bu bilgiler aklınızın bir köşesinde mutlaka bulunsun.
unu da yanlış biliyormuşuz.
Haşlanmış yumurtayı aslında nasıl soyacağımızı bilmiyormuşuz.
Bari şu boşa geçen zamanın bir kısmını kazanabilelim diye öğrenelim istiyoruz: İyi haşlanmış bir katı yumurtanın kabuğu nasıl kolayca soyulur?
Önce haşlanmış yumurtayı su dolu bir bardağa alıyoruz
Haşlanmış yumurta soymak
Sonra ağzını kapatıyoruz ve...
Haşlanmış yumurtayı DELİ GİBİ sallamak
Geçtiğimiz haftalarda "
Haşlanmış Yumurta Aslında Nasıl Soyulur?" içeriğiyle yumurtanın şu ana kadar en pratik soyulma yöntemini verdiğimizi düşündük, bir süre için haklıydık da. İsteyen altı çizili başlığı tıklayıp o yöntemi de öğrenebilir ama yanılmışız, en pratik yöntem o değilmiş.
Birazdan öğreneceğiniz yöntem, tek elle bile yapılan, herhangi başka bir ekipman istemeyen ve 3 saniyede amaca ulaşılan yöntem.
Hazırsak başlayalım.
İlk önce haşlanmış yumurtayı elimize alıyoruz...
Hafifçe vurduktan sonra, avcumunuzun içiyle, oklavayla hamur açıyormuş gibi yere sürüyoruz ve...
Bu kadar kısa bir sürede yumurtamızı soymuş oluyoruz
Yumurtanın en güzel hallerinden biridir sucuklu yumurta. Ve sucuklu yumurtadır hafta sonu kahvaltısı. Ekmeğin yumuşacık içiyle yumurtasına hafifçe dokunursun, yumurta zarifçe patlar ve tavaya yayılmaya başlar, sucuk bir yandan cızırdar, çayın dumanı, peynirin karakteristik tadı derken hafta sonunun bu kadar güzel olmasının sebeplerindendir sucuklu yumurta.
Sadece kahvaltı mı? Oynak çorbalara ağırbaşlılığı öğreten terbiyedir yumurta, yemek sonrası kekteki gizli kahraman, sporcular için protein kaynağıdır.
O kadar çok kullanıyoruz ki yumurtayı, üretilen tüm buzdolaplarının içinde yumurtalık, tariflerin çoğunda da 2, 3, 4, 5 yumurta var.
Ancak doğru yumurtayı alıyor muyuz marketten? Özellikle tavukta seri üretim, hormon ve antibiyotikler konuları gündemdeyken, hangi yumurtayı almamız gerektiğini biliyor muyuz? Bilmiyoruz. Markette etiket okumuyor, üstündeki yazıları düşünmüyoruz bile hatta.
O zaman gelin birlikte yumurta gerçeklerini konuşalım.
Biraz ısınalım: Yumurtanın taze olduğu nasıl anlaşılır?
theviralvent
Başlarken hemen şuraya yumurtanın taze olduğu nasıl anlaşılır konusunu da iliştirelim. Öyle ya, yumurta çabuk bozulabilen bir gıda. Taze mi, bayat mı sık sık kontrol edilmeli. Peki nasıl kontrol edeceksiniz?
Yumurtanızı su dolu kaba batırın. Eğer yumurta, kasenin tabanına değerek duruyorsa, yumurtanız tazedir. Ancak tabana değmiyor, suyun yüzeyinde duruyorsa, yumurtanız bayatlamış demektir.
Renkleri farklı: Hangi yumurtayı seçmelisiniz?
davidwolfe.com
Yumurtalar kahverengi ve beyaz olmak üzere iki renk olur. Bu iki renkle ilgili besin değerlerinin farklı olduğu gibi şehir efsaneleri yıllardır dolaşsa da aslında hiçbir farkları yok. Tek farkları tavukların renkleri. Kahverengi tavuklardan kahverengi yumurta, beyaz tavuklardan beyz yumurta çıkar. Onun dışında besleyicilik, sağlık, doğallık vb. aralarında herhangi bir fark bulunmaz. Yumurta seçiminizi yaparken renklerine değil, yetiştirilme türüne bakmalısınız.
Tek çeşit sanıyorsanız yanılıyorsunuz: Normal yumurta ve diğerleri
brightonopenmarket.co.uk
Yetiştirilme türü demek size karışık gelmiş olabilir ama aslında market alışverişinde yumurtaların üzerinde hep gördüğünüz etiketlerden bahsediyoruz. Nedir bu etiketler?
- Organik
- Doğal/köy yumurtası
- Serbest dolaşan (free range)
- Kafeste yaşamayan (cage free).
Yukarıdaki maddelere ek olarak bir de bu ibareleri barındırmayan yumurtalar var ki onlar işte fabrikasyon ortamda, antibiyotik, GDO'lu yemler ve hormonlarla çok kısa sürede büyütülen tavuklardan olan yumurtalar. Tavukların hiçbir şekilde hareket edemediği, herhangi bir tahribat olmasın diye tırnakları ve hatta gagaları kesilen, hiç güneş görmeyen tavukların yumurtalarından bahsediyoruz.
Erkek civcivlerin doğar doğmaz çöpe atıldığı, dişi civcivlerin hızla büyütülerek yumurtlamalarının sağlandığı, hızlı bir üretim-tüketim süreci. Öyle ki ocağa koyduğunuzda tavuk 15 dakikada pişiyor. Halbuki doğal (organik) bir tavuk, 2 ila 3 saat arasında gerçekten pişer.
Hayat pahalılığı, tüketicileri daha ucuz olan tavuk ve yumurtaya, tavuk ve yumurtaya olan talep de üreticileri az maliyetle daha çok ürün elde edip satmaya ittiğinden bu döngü aynı şekilde devam ediyor. Ama tabii tek seçeneğiniz bu besleyiciliği düşük, hormonlu ve antibiyotikli yumurtalar değil. Diğerleri için sizi biraz aşağı alalım.
Sırayla anlatalım;
Trend olmasının bir nedeni var: Organik yumurta
dunncreekfarm.blogspot.com.tr
Son yıllarda GDO, hormon, antibiyotikler gibi kelimeler gıdalarla daha fazla anılmaya başlayınca organik ürünler de trend oldu. Organik pazarların sayısı arttı, organik tarım üreticileri desteklenmeye başlandı, markalar çeşitlendi, organik ürünlere rağbet arttı. Elbette tesadüfi bir artış değil bu. Çünkü tıpkı çocukluğumuzdaki gibi doğal gıdalara yönelme bir anlamda organik. Domatesin kokusunu almak, dışı cilalanmamış patlıcan yemek, güneş görüp doğadan beslenen tavukların yumurtalarını tüketmek, her şeyin tadını daha çok almak... İşte organiğin çıkış noktası buydu; doğaya dönmek.
Yumurtada ise organik demek, organiğin kurallarına sıkı sıkıya bağlı olmak demek. Peki nedir organik yumurtanın özellikleri? Hemen anlatalım. Öncelikle organik yumurtada tavuklar asla kafeslerde ya da güneş görmeyen kapalı alanlarda yaşamaz. Özgürce dolaşır, gezinir ve doğadan beslenirler. Yemleri hayvansal gıda içermediği gibi antibiyotik, hormon, GDO'lu gıda da içermez. Tıpkı olması gerektiği gibi bitki ve böceklerle beslenir, güneş görür, doğal ortamda yaşarlar. Ayrıca bu tavuklar, sanayi bölgelerine belli bir uzaklıkta yaşarlar ve kimyasal gübrelemeden de en az üç yıldır da uzaktadırlar.
Yani çocukken dedenizin bahçesinde kovaladığınız tavuklar kadar doğal ve ilaçsızdırlar. Herhangi bir katkı maddesi veya kimyasal taşımazlar. Dolayısıyla tavuklar doğal olunca yumurtalarına da bunu aktarırlar. Örneğin doğal yemlerle beslendiklerinde yumurtalarına da bu besin değerlerini aktarırlar. Organik bir yumurtanın besin değeri ile antibiyotikli bir yumurtanın aynı olmamasının sebebi budur; tavuğun beslenmesi.
Yani organik yumurtaları rahatlıkla tüketebilirsiniz.
Ne kadar doğal: Doğal yumurta/köy yumurtası
mutlutavuk.com.tr
Katkılı gıdaların iyice afişe olmasıyla üreticiler yeni yollar geliştirdi. Bunlardan biri de yoğurt, süt, yumurta, tavuk gibi çeşitli gıdaların paketlerine “doğal” ya da “köy” kelimelerini eklemek. Bir dakika durup düşünün; zaten yumurtanın kendisi doğal bir şey değil mi? Neden doğal olduğunu belirtme ihtiyacı hissetmişlerdir? Veya aynı şekilde “köy” ibaresi ekleyince gerçekten köyden geldiğini mi anlamalıyız?
“Doğal” ve köy” ibareleri, üreticilerin, tüketicileri ürünlerine ikna etmek için seçtikleri yeni bir yöntem. Organik olmayan gıdalar, tüketici algısında organikmiş gibi algılansın diye yapılan bir tür satış taktiği aslında. Maalesef bu ibareleri pakete eklemek için herhangi bir yasal düzenleme yok. İsteyen herkes, ürününe bu ibareleri ekleyip tüketicinin kafasında “doğal” algısını uyandırabilir. Ancak yumurta örneğinde olduğu gibi, bu ürünler ne kadar doğaldır, orası tartışılır. Örneğin köy yumurtası olarak satılan bir yumurta, fabrikasyon bir ortamda, tavuk küçücük bir kafesteyken, hormon ve antibiyotiklerle beslenerek üretilmiş olabilir.
Ne kadar serbest: Serbest dolaşan (free range) yumurta
ronpaulforums.com
Çoğunlukla kafessiz (cage free) ve organik ile karıştırılır bu yumurtalar. Peki gerçekten serbest dolaşan tavuk yumurtaları bu kadar masum mu? Hemen anlatalım.
Bize sorsalar, serbest dolaşan tavuk yumurtası deyince, güneşin altında özgürce dolaşan mutlu tavukları hayal ederiz. Ancak durum hiç de öyle değil. Bu ibareyi, tavuğu A4 boyutunda kafese koymayan tüm üreticiler koyabilir çünkü maalesef bunun için de bir yasal düzenleme yok. Serbest dolaşan demek, tavukların kafessiz ama yine dar bir alanda çok kalabalık olarak barınması, küçücük bir kapıdan boş bir zemine çıkabilmesidir. Tavuk sayısının fazlalığı, kapının küçüklüğü ve çıkılan alanın küçük beton bir zeminden ibaret olması düşünülünce, aslında normal yumurtalardan hiç de farklı olmadığını anlamak çok kolay. Zira burada tavuklara herhangi bir hormon, GDO'lu yem ya da antibiyotik verilmediğine dair bir ibare yok. Yani kedi kapısı kadar bir kapı ve yüzlerce hatta binlerce tavuk, o tavuklardan elde edeceğiniz yumurtaları daha besleyici, daha doğal ve lezzetli yapmıyor maalesef.
Bu konularda düzenli ve yasal bir denetim olmadıkça, bu tip ibarelere güvenerek yumurta almak gerçekten çok zor.
Sürekli metrobüsteymişsin gibi: Kafessiz (cage free) yumurta
slideshare.net
Şöyle düşünün; iş çıkış saati kalabalığıyla birlikte metrobüstesiniz ve bu hal, doğumunuzdan ölümünüze kadar sürüyor. Bu kalabalık içinde yaşıyor, çalışıyor, üretiyor ve sonra ömrünüzü tamamlıyorsunuz. İşte kafessiz tavuklar da aynen bu şekilde yaşıyor.
"Cage free" yaygın bir terim haline geldi. Biz üretim tesislerini görmediğimiz için kafeste olmadıklarına seviniyoruz ama burada da kötü haber; durum sandığınız gibi değil. Kafessiz demek, yine o kocaman üretim tesisinde binlerce tavuğun bir arada olduğu, kalabalıktan kıpırdayacak hale bile gelemedikleri, üstelik kıpırdasalar bile çıkacak bir kapıları, görecek bir güneşleri, yiyecek bir çimleri olmayan tavukların yumurtalarıdır. Yemleri yine hormonlu, antibiyotikli ve GDO'lu tavukların ve yumurtaların hızlı büyüdüğü bir alandan bahsediyoruz. Normal yumurtalarla aynı özelliklere sahipler, tek farkları tavuklar kafesin içinde değil. Ancak kıpırdayacak alanları da yok. Tabii bütün bunları istisnalar dışında söylüyoruz.
Siz olsanız hangi yumurtayı alırdınız? Yorum yazarak düşüncelerinizi bizimle paylaşabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder